Otaku ne anlama gelir?
Otaku kelimesinin farklı zamanlarda hangi anlamlarda kullanıldığını ve otaku kültürünün nasıl geliştiğini merak edenler için böyle bir yazı hazırladım. Umarım hoşunuza gider!
“Otaku” kelimesi
“Otaku”, hangi yıllarda kimler tarafından kullanıldığına göre anlamı değişen bir kelimedir. Bu kelime bugünkü ününe kavuşmadan önce, お宅 (otaku) “sizler” “sizin evdekiler”(sizin konuttakiler) veya “siz” anlamlarına gelen mesafeli bir hitap şekli olarak bilinirdi.
1982’de yayınlanan “the Super Dimension Fortress Macross” fanlarının kendi aralarında hitap şekli olarak otaku kelimesini kullandıklarını ve bundan sonra da bu kullanımın yaygınlaştığı düşünülmektedir.
Bir yayında ilk kez otaku kelimesinin geçmesi ise, 1983 yılında haftalık çıkan “Manga Burikko” dergisindeki “Otaku Araştırmaları” (Otaku no Kenkyu) adlı köşe yazısında oldu.
Bu köşe yazısında, Akio Nakamori katıldığı Comiket etkinliğinden izlenimlerini alaylı bir dilde anlatmış ve katılımcılarının nasıl otakular olduğundan bahsetmişti. Böylece zamanla, Japon kültüründe bilim kurgu, anime, manga, bilgisayar oyunları veya teknoloji gibi konulara kendini aşırı derecede adamış olanlara otaku denilmeye başlandı.
.
Sevilmeyen Otaku
Bu kelimenin olumsuz anlamda kullanılmasının başını çeken Nakamori Akio’nun ünlü yazı dizisini merak edenler için bir alıntı:
“Bu şehir otaku dolu” (Otaku Araştırmaları yazı dizisi)
Komiket….. Manga delileri için festival gibi bir şey……………………………………………………..(burayı ziyaret edenler hakkında) Nasıl desem? O çocuklar gibi- her sınıfta mutlaka bir tane vardır- tüm tenefüsü sınıfın bir köşesinde geçiren, gölgelerde gizlenen, kafayı shogiye (Japon santrancı) yada benzer bir şeye takmış olan. İşte bu, onlar. Saçları darmadağınık, uzun saçlar bir kenara taranmış, yada klasik mantar kafa saç kesimine sahip. Annesinin ……….(ucuzuluk mağazasından aldığı) gömlek ve pantolonla şık giyinmiş, ayaklarında ………… birkaç sezon öncesinin spor ayakabıları, sırtlarında şiş ve sarkan çantalar – siz onları bilirsiniz. Erkekler ya bir deri bir kemik, sanki açlıktan ölecekmiş gibi, veya ciyaklayan domuzcuk suratlar… Tombul kollar ve kaşlarının altında kaybolacakmış gibi duran gümüş çerçeveli gözlükler; kızların tümü ise alagarson saç kesimli ve çoğu kiloluydu, uzun beyaz çorapların içine tıkılmış tıknaz ağaç kütüğü gibi bacaklar…………………… (Katılımcılardan) Bazıları anime karakterleri gibi giyinmiş, bazısı Azuma Hideo’nun çizgi romanlarından tuhaf bir karakter gibi giyinmiş, diğerleri hiç durmadan lolicon dergilerinin amatör yayınlarını kızlara kakalamaya çalışır durur, bu sırada yüzlerinden hiç düşmeyen boktan bir gülümseme vardır………………
(Komiketin dışında otakuların nasıl olduğu hakkında) Anime filminin gösterim günüde dışarıda kamp kuranları da var,……….. Blue Train‘nin fotoğrafını çekecek diye az kalsın ezilenler, SF dergisinin bütün gelmiş geçmiş sayılarına sahip adamlar ve Hayakawa bilim kurgu romanlarıyla dolu kitaplıkları, şişe dibi gözlük takan, bilim fuarında takılan tipler, sizin bilgisayarcıya yerleşmiş tipler, sarkıcı, idol ve sanatçıların imza gününde yer tutmak için erkenden kalkanlar, çocukluğunun büyük çoğunluğunu en iyi dersanelere giderek geçiren erkek öğrenciler, buna rağmen patlak gözlü ezik tipler, ses sitemi hakkında konu açılınca hiç susmayanlar. Bu insanlara normalde “manyak” veya “fanatik”,veya en iyi durumda nekura-zoku (iç karartıcı topluluğu) denir, faka bunların hiç biri cuk diye oturmuyor. Her nedense, hepsini altına alan bir şemsiye terim, yada genel bir olgu resmi olarak oluşmamış. Bundan dolayı biz onları “otaku” olarak adlandırma kararı aldık, ve bundan sonra onlara otaku diyeceğiz…………………………………..
(kaynak: Burikko)
Otakunun olumsuz bir kelime olarak kullanılmasının fazlasıyla artması ise, 1980’lerin sonunda Japonya’da işlenen seri cinayetlerin haber yapılma şeklinden dolayı oldu. Medya, cinayet işleyen bir Japonun evinde bulunan çok sayıda bilgisayar oyunu, manga ve belirli yayınlardan yola çıkarak bu kişiyi otaku olarak tanımladı. Bundan dolayı, bu kültürün uzun bir süre toplumun genelinde, kötü bir şeyler yapmaya meyilli insanlarla alakalı olduğu düşünüldü. (kaynak: Hiroki Azuma, Otaku: Japan’s Database Animals)
Otaku kültürünün, toplumun genelinde, paralarını ve boş vakitlerinin büyük çoğunluğunu hobisine harcayan ve bunu gizli tutan asosyal tiplerden oluştuğu düşünülürdü. Böyle insanların Gundam gibi belirli anime ve manga, AKB48 gibi idol grupların fanatikleri oldukları veya bilgisayar oyunlarında kendini kaybettikleri söylenirdi. (herkes artık böyle düşünmese de, halen böyle düşünenler var).
Manga, anime, dijital oyunların ve bilim kurguyu konu alan eserlerin, büyüklere göre olmadığını, otakuların büyümek istemedikleri için hayal dünyasında yaşadığı görüşüne karşı, bu kültürün modern hayatın zorluklarıyla baş etmek için ortaya çıktığı savunulmaktadır. (kaynak: Hiroki Azuma, Otaku: Japan’s Database Animals)
Otaku kültürünün ortaya çıkmasının altında, 1960 yıllarında Tokyo sokaklarında değişim için toplanan gençlerin hayal ettikleri bir Japonya’ı görememelerinin getirdiği hüsran da yatıyor olabilir.
Otaku kültürünün ortaya çıkmasının, toplumdaki sosyal değerlerin çok uzun zamandır kaybedilmesiyle de alakalı olduğu söylenmektedir. Otaku, toplumda kaybolan değer yargılarının yerine yenisini koyma ihtiyacı duymuştur. (kaynak: Adams and Hills,Adult Manga: Culture and Power in Contemporary Japanese Society)
Kiata Akihito’nun dediğine göre, otaku kültürü “kaybolan geleceğe bir tepki olarak” ortaya çıkmıştı. Çoğu insan için yeni moda eşyalara sahip olmak (marka giyinmek ve yeni çıkan elektronik ev eşyalara sahip olmak gibi), yeni umut dolu bir hayat anlamına gelmektedir. Otaku için ise, bu yeni eşyalara sahip olmak, umut dolu yeni bir hayat anlamına gelmediğinden, kendi için önemli başka değer yargıları oluşturdu.(Kaynak:Kitada Akihito, Learning from Akihabara: The birth of a Personapolis)
.
Sapık otaku
Sanırım otaku kültürünün sapıklık olarak bilinmesi, “moe” diye adlandırılan (bir karaktere duyulan çok aşırı ilgi) ve lolicon denilen “ilgi odağı olarak çoçukların kullanıldığı” yayınların meraklılarına borçludur.(siteyi banlatmadan bahsetmek gerekirse) İnsanların sadece bir kelime altında gruplandırılmasından doğan sıkıntılardan biri de tüm otakuların sapık olduğunun düşünülmesidir.
.
Günümüzde otaku kültürü ve Cool Japan
Günümüzde otakunun yerine göre オタ veya おたく (seyrek de olsa ヲタク) şeklinde yazıldığını görebilirsiniz. Ayrıca fotoğrafçılık, trenler, bisikletler veya hatta en iyi ramen restoranlarıyla ilgili konularda çok fazla bilgi sahibi olan insanlar için de otaku kelimesinin kullanıldığı olur.
Son zamanlara kadar, birinin otaku olduğunu söylemek sadece küçümseme anlamında kullanılırdı. Ayrıca, aklıselim hiçkimse “selam ben otakuyum” diye kendini tanıtmazdı. Şimdilerde ise, bu herkes için geçerli olmasa da, bu kelime artık sadece kötü anlamda kullanılmamaktadır. Bir konu hakkında çok derin bilgiye sahip olan bir kişinin, onu küçümsemeden otaku olduğunu düşünenler olabilir.
Yurt dışında otaku kelimesi Japonya’da olduğu gibi olumsuz anlamda pek kullanılmadı. Japonya ile ilgili şeylere meraklı olan “geekler”, anime veya manga fanların kendilerini tanımlamak için kullandığı çok olmuştur. Kimilerine göre, otakunun yurt dışında olumlu anlamda kullanılması, bu kelimenin Japonya’daki anlamını da zamanla etkiledi.
Japonya hükümetinin finansal destek sağladığı, Japonya’nın tanıtımına katkı koymayı hedefleyen “Cool Japan” isimli devlet politikası da otakunun yeni gelişen olumlu imajını kullanarak Japonya’a daha çok turist çekmeye çalışmaktadır.( Kaynak: The Conversation)
Japonya’daki bir diğer kültür olan Kawaii kültürüyle ilgili yazıya ise buradan ulaşabilirsiniz.
Son yorumlar